16 yaşından bu yana sürekli yurt dışına çıkan, bugüne kadar üç pasaport bitirmiş ve 34 ülkeye gitmiş (bazılarına onlarca kez) biri olarak Türkiye’de tüm sistemlerin en fazla 5-10 yılda bir tamamen değişmesini hayretle izliyorum. Fransa’ya ilk kez 16 yaşında (1991) gittim, en son kez ise 4-7 Mart tarihleri arasında oradaydım. Otoyollarda 1991 yılında hangi geçiş sistemi kullanıyorsa, 2013’te de aynı sistem devam ediyor. Kimsenin de bir itirazı yok. Aynı şey ABD için de geçerli, Singapur için de. Ama bizde durum farklı: Ben bugüne kadar İstanbul’da otobüse binmek için bir dönem kâğıt bilet kullandım, sonra mecburen Akbil’e geçtim, şimdi de yine mecburen İstanbulkart’a geçtim. Belki yarın başka bir düzene geçirileceğim. Otoyol ve köprü geçişlerinde de aynı şey söz konusu. Önce parayla geçerdik. Sonra OGS-KGS sistemleri getirildi. Şimdi KGS gitti, HGS geldi. En son habere göre OGS de sona erecek. HGS yola devam edecek. Belki yarın HGS de tarih olacak XYZ gelecek! Sokaktaki telefon kulübeleri de farklı değil: Önce para kullanırdık, sonra jeton kullandık, sonra incecik bir kart kullanmaya başladık. Şimdi ise kalın ve çipli kartlar kullanılıyor. Belki de değişmiştir. Değişmemişse de illa ki bir süre sonra değişecektir. Bu örnekler çoğaltılabilir: Her yıl hemen hemen her sokakta kaldırım taşlarının sökülüp yenilerinin döşenmesi, ev ve işyerlerindeki elektrik sayaçlarının değiştirilmesi, yollardaki hız sınırlarının sürekli değiştirilmesi vb. gibi. Acaba medeni ülkeler doğruyu bir kez buldular ve onu onyıllardır devam mı ettiriyorlar, biz ise yapboz oyunu gibi doğru düzeni mi arıyoruz? Bence hayır. Çünkü bu sistemlerin her değişiminde birileri büyük paralar kazanıyor. Kaldırım taşlarını yenilemek kimbilir kaç milyon TL tutuyor. Daha önce satın aldığımız OGS cihazlarına verdiğimiz paralar birilerinin cebinde kalıyor, yeni sistemin kartları birilerine milyon TL’ler kazandırıyor. Tıpkı Akbil’lerin çöpe atılıp İstanbulkart’a geçişte olduğu gibi, birileri çok iyi para kazanıyor. Olansa Akbil verip İstanbulkart alan, OGS cihazını çöpe atıp HGS diye bir sisteme geçen ve bu işler için para ve zaman harcayan vatandaşa, yani bize oluyor.
Acura
Alfa Romeo
Aston Martin
Audi
Bajaj
Bentley
BMW
Bugatti
Buick
Cadillac
Chery
Chevrolet
Chrysler
Citroen
Cupra
Dacia
Daihatsu
DFM
Dodge
DS
Eterniti
Ferrari
Fiat
Fisker
Ford
Gaz
Geely
Genesis
Gumpert
Honda
Hyundai
Isuzu
Infiniti
Jaguar
Jeep
Karsan
Kia
Koenigsegg
Lada
Lamborghini
Lancia
Land Rover
Lexus
Lotus
Maserati
Mazda
McLaren
Mercedes-Benz
MG
MINI
Mitsubishi
Morgan
Nissan
Opel
Otokar
Pagani
Peugeot
Porsche
Qoros
Renault
Rolls Royce
Saab
Seat
Skoda
Smart
SsangYong
Subaru
Suzuki
Tata
Tofaş
Toyota
Volkswagen
Volvo
Emre, kardeşim, sabah sabah küfür ettireceksin bana. Damarımıza basma. Başımızı derde sokma. Bu şerefsizlik en iyi niyetli belediyelerde bile oluyor. Çünkü burada tek suçlu hırsız politikacılar değil. Şerefini üç kuruşa satan, komşusunun vergi parasını cebine indirmekten utanmayı bırak bunu marifet sayan, yozlaşmış, arsızlaşmış, haysiyetsiz vatandaşlarımız. Haydi kal sağlıcakla.